İkiçenekliler sınıfının, kediotugiller familyasından; kökü az etli, çok yıllık bir otsu bitkidir. Boylarına göre iki gruba ayrılır. Bir kısmının boyu 5-50 santimetre kadardır. Diğerleri ise, 2 metreyi bulabilirler. En yaygın türü tıbbi kediotudur. Yurdumuzda büyük yapraklı kediotu, küçük kediotu ve dağ kediotu gibi türleri vardır. Çiçekleri büyük, beyaz veya pembe renklidir. Meyveleri küçük ve tüylüdür. Rizom ve köklerinde nişasta, şeker, reçine, chatin, valerin ve uçucu bir yağ vardır. Kökü tazeyken kokusuzdur. Kuruduğu zaman keskin ve kötü kokusu vardır.
Faydası
Sinir sistemi üzerinde yatıştırıcı etki gösterir. Yatıştırıcı etkisi ile stresi ve spazmları giderir. Sara, nevrasteni, histeri gibi sinir rahatsızlıklarında faydalıdır. Ateşi düşürür. Sinirsel baş ağrılarına, çarpıntılara ve uykusuzluğa iyi gelir. Mikrop öldürücü etkileri vardır. Yaraların iyileşmesini kolaylaştırır. Tıp alanında da kullanılmaktadır.
Kullanımı
Kediotunun kökü sökülüp temizlendikten sonra parçalanıp kurutularak kullanılır. Parçalanmış kökler kaynatılarak suyu içilir. Kökünden elde edilen esans baş dönmesi, taşıt tutması ve heyecanlanma hallerinde faydalıdır. Taze yaprakları ezilip yaraların üzerine konursa iyileşmesine yardımcı olur. Fazla kullanılması zehirlenmelere neden olmamakla birlikte baş ağrısı, hazımsızlık ve halsizlik gibi yan etkilere neden olabileceğinden tavsiye edilmez.
|
|
|